Üretiminin yüzde 80’ini ihraç eden Türkiye’nin en büyük denim ve spor giyim tekstil firması Bossa, son üç yılda 75 sıra yükselerek ISO 500’ün son listesinde 347’nci sırada yer aldı.

Adana’da 1951’de kurulan Türkiye’nin en büyük entegre denim ve spor giyim tekstil firması Bossa, 2017 yılında 422’nci sırada yer aldığı ‘İSO 500’ listesinde 2018’de 50 sıra yükselerek 372’nci olmuştu. Firma, 2019 yılında ise 25 sıra yükselerek 347’nciliğe yerleşti. Bossa’nın 43 yıldır tekstil sektöründe bulunan ve dış giyimin öncü firmalarından Oğuz Tekstil’in kurucusu Uçurum ailesi tarafından satın alınmasının dönüm noktası olduğunu belirten Bossa Genel Müdürü Onur Duru “69 yıldır müşterilerine sunduğu, farklılık yaratan, yüksek kaliteli ve inovatif ürün kompozisyonuyla müşteri odaklı özel hizmet, hızlı servis, yüksek memnuniyet anlayışı ve etkin fiyat politikasıyla yapılandırılmış yaygın pazarlama ağına sahip olan Bossa, doğru pazar konumlanması ve rekabetçi fiyatlarıyla sektördeki lider konumunu sürdürüyor” diyor.

Bossa, sektörde trend belirleyici rol üstlenmesinin yanı sıra ve üretim yaptığı alanlarda dünyanın önemli modaya yön veren markalarıyla da işbirlikleri gerçekleştiriyor. Uluslararası marka değerlendirme kuruluşu Brand Finance’in son araştırmasına göre Türkiye’nin en değerli markaları arasında yer alan Bossa, ‘A’ marka derecesiyle kumaş üretiminde faaliyet gösteren en değerli marka olmayı sürdürüyor. Duru, Bossa’nın başarısının arkasında nitelikli insan kaynakları gücü, geniş satış ağı, ürün kalitesi, koleksiyon zenginliği, ileri üretim ve bilgi sistemleri teknolojisinin yanı sıra güçlü bir finansal yapı bulunduğunu ifade ediyor. “Yaptığımız yatırımlar ve güçlü kadromuzla başarılı bir şekilde sektördeki öncü kimliğimizi korumak en büyük hedefimizdir. Yeni yatırımlar ve projelerimizle büyümeye, başarılarımızla sıralamadaki yerimizi yükseltmeye devam edeceğimize inanıyoruz” diyen Duru, büyümeyi hedefleyen firmaların yöneticilerine insan kaynağına ve inovasyona özen göstermelerini, sürdürülebilirliği işlerinin merkezine almalarını tavsiye ediyor.

Ürünlerinin yüzde 80’ini ihraç ediyor
2018 yılında yıllık üretim kapasitesini yeni yatırımlarla 36 milyon metreden 50 milyon metreye çıkaran Bossa, önümüzdeki beş yıl içinde yüzde 25 büyümeyi planlıyor. Yurt içinde önemli bir pazar payına sahip olan Bossa, ürünlerinin yüzde 80’ini ihraç ediyor. Başta ABD, Almanya, Fransa, Fas, Hollanda, İngiltere, İspanya, İsveç, İtalya ve Tunus olmak üzere birçok ülkeye ihracat yapan Bossa, ABD ve Uzakdoğu’da da pazar payını artırmaya yönelik tanıtım ve pazarlama faaliyetleri yürütüyor.

Bossa’nın uzun yıllardır sürdürdüğü liderliğinde Ar-Ge yatırımları etkin rol oynuyor. Kumaş üretiminde A’dan Z’ye tüm işlemleri kendi bünyesinde yapan Bossa’da iplik, elyaf boyama, iplik üretimi, dokuma, boyama, bitim işlemleri gibi tüm proseslerin uygulanabildiği bir makina parkuru bulunuyor ve üretim proseslerinde en son teknoloji kullanılıyor. “Bossa, denim üretiminde birçok ilke imza attı” diyen Duru, firmanın 2006’da başlattığı tamamen ekolojik ‘Re-Set Koleksiyonu’ ile hem Türkiye’de hem de dünyada tekstil alanında bu yöndeki çalışmalara öncülük eden kuruluşlar arasında yer aldığını ifade ediyor. Bossa, Re-Set koleksiyonuyla dünyada yüzde 100 geri dönüşümlü kumaş üretmeyi başaran ilk tekstil şirketi olmayı başardı. Firmada atıl durumdaki iplik ve elyaflar yeniden ham madde olarak kullanılarak geri dönüşüm sağlanıyor. Ayrıca r-PET projesiyle, pet şişe atıklarından elde edilen lifler tekstil ham maddesi olarak kullanılıyor.

Bossa yüzünü doğaya döndü
Su tasarrufu konusunda da çalışmalar yapan Bossa ‘Saveblue’ konseptini ortaya çıkardı. ‘Saveblue’ konseptindeki ürünlerin boyamasında yüzde 85 su tasarrufu sağlanıyor. Ayrıca Bossa’nın bu sezon çıkardığı ‘Saveblue+’ konseptiyle overdye kalitelerde boyama prosesindeki yüzde 85 su tasarrufunun yanı sıra, bitim işleminde de yüzde 71 su tasarrufu elde ediyor. Atık suyu nötrlemede sülfürik asit yerine karbondioksit kullanarak çevre açısından önemli bir adım daha atılmış bulunuyor. Onur Duru bu süreçte kendi bacalarından çıkan karbondioksiti kullanmayı hedeflediklerini belirtiyor. Enerji konusunda ise işletmede kojenerasyon tesisi bulunuyor. Devreye aldıkları bir diğer önemli ve büyük projenin ‘Güneş Enerjisi Sistemi’ olduğuna dikkat çeken Duru şöyle devam ediyor: “Panellerin 46 bin metrekarelik çatı alanına yerleşimi tamamlandı. Bu iki yatırım sonucunda toplam enerji ihtiyacımızın yüzde 50’sini kendimiz karşılıyoruz. 2019 yılından itibaren Bossa, tekstil üretiminde kullandığı tüm tekstil atıklarını açarak veya temizleyerek kendi harmanında kullanmaya başlamıştır. Bossa’nın ‘0’ atık prensibiyle yola çıktığı bu yolun, denim endüstrisindeki diğer paydaşlara da ilham vereceğini ve orta vadede tüm denim üretimi yapan firmaların ‘0’ atık prensibini benimseyeceğine inanıyoruz. Bossa son üç yıllık üretim rakamlarını ‘Towards Zero Waste’ kitapçığıyla şeffaf olarak açıklamaktadır ve bundan sonra her sene üretim değerlerini açıklamaya devam edecektir.”