Kuraklığa ve iklim krizine karşı “İyi Pamuk”

05-01-2023

Sürdürülebilir üretim, tekstil sektörünün geleceğini de belirleyecek. Daha az karbon emisyonu, daha yaşanabilir bir dünya için sürdürülebilir tarım yöntemleri her geçen gün önem kazanıyor. Dünyada “better cotton” adıyla bilinen İyi Pamuk üretim standardıyla su, enerji ve gübrenin daha az ve etkin kullanımıyla, daha yüksek verim elde etmek mümkün. Şanlıurfa’da düzenlenen “İyi Pamuk Projesi Panel ve Tarla Günü” etkinliğinde tüm bu konular ele alındı. Etkinlikte ayrıca şimdiye dek hayata geçirilen uygulamalarla bundan sonra yapılacaklar değerlendirildi.

Yazı: Ilgaz Gürsoy

Özellikle pandemi sonrasında artan tüketici farkındalığı ve değişen müşteri talebi, tekstil sektöründe değişimi hızlandırıyor. Avrupa Yeşil Mutabakatı, bu değişimin yol haritası niteliğinde. Sektörün dinamiklerini etkileyecek çerçeve, koşullara hazırlıklı olabilmek için üretimin ve ihracatın sürdürülebilir yöntemlerle yapılmasını zorunlu hale getiriyor. Avrupa Birliği mutabakatıyla karbon emisyonunun 2030 yılına kadar yüzde 50 azaltılması, 2050 yılında ise sıfırlanması hedefleniyor.

Türkiye’de suyun yüzde 75’i tarımda kullanılıyor. Aşırı su kullanımı, iyi tarım uygulamalarının önemini daha da artırıyor. Tarımsal alanların ve su kaynaklarının azaldığı dünyamızda, sürdürülebilir üretim modelleri ihtiyacı da fazlalaşıyor. Özellikle de tekstil sektöründe. Zira, dünya genelinde tekstil sektörü su ve arazi kullanımında üçüncü, çevre ve iklim krizine en çok etki eden dördüncü, hammadde kullanımında ise beşinci sektör.

Dünyanın durumu, doğal kaynakların azalması, yaşamsal dengelerin bozulması, zaruri hale gelen değişim ihtiyacı, bireylerin artan talebi ve tabii toplumların yeni bakış açışı… Tüm bunlar bir araya geldiğinde tekstilin en önemli hammaddesi pamuk üretiminin sürdürülebilir olması zaruri hale geliyor. Bu alanda Türkiye’de gerçekleştirilen en kapsamlı proje, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde sürüyor.

İyi Pamuk Projesi
Pamuk, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin en önemli geçim kaynaklarından. Bölge, pamukta Türkiye’deki toplam üretimin yüzde 60’ını tedarik ediyor. İyi pamuk projesi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) işbirliğiyle devam ediyor. Projeyle, pestisit, gübre, su ve diğer kaynakların verimli kullanımı, toprak sağlığının ve doğal yaşam alanlarının korunması amaçlanıyor. Böylece, pamuk üretiminin olumsuz çevresel etkilerinin azaltılması, çiftçilerin refahının artırılması ve bölge üreticisinin rekabet gücünün yükseltilmesi hedefleniyor.

2021 yılından beri uygulanan proje kapsamında, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da yaklaşık 320 bin dekar alanda 1800 çiftçi, lisanslı İyi Pamuk üretimi yapıyor. Aynı bölgede yer alan kayıtlı çiftçi sayısı ise 26 bin civarında. Geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa’da düzenlenen “İyi Pamuk Projesi Panel ve Tarla Günü” etkinliğinde üreticiden perakendeciye pamuk ve pamuğa dayalı sektörlerin temsilcileri bir araya geldi.

Etkinlikte konuşan GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Dr. Hasan Maral, “İyi Pamuk Projesi ile GAP Bölgesi’nde pamuk üretiminin olumsuz çevresel ve sosyal etkilerini azaltmayı, pamuk yetiştiren toplulukların geçim kaynaklarını iyileştirmeyi ve sektörün geleceğini daha güvenli hale getirmeyi amaçlıyoruz. Proje çıktılarıyla üreticilerimizin rekabet gücünün de artırılacağına inanıyoruz” dedi.

UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton ise projeyle hedeflenenleri şu sözlerle aktardı: “İyi Pamuk uygulamalarıyla; tarladan rafa kadar ortaya çıkan olumsuz etkileri azaltarak, doğanın korunmasına ve bölgedeki birçok insanın yaşamının iyileştirilmesine, kadınların güçlendirilmesine katkı sağlamaya devam edeceğiz. İklim değişikliği azaltım hedefiyle uyumlu olarak 2030 yılına kadar üretilen Better Cotton ile ton başına sera gazı emisyonlarının yüzde 50 oranında azaltılması hedefleniyor. Tüm bu çabaların, kimsenin geride bırakılmadığı, düşük karbonlu bir dünyaya doğru ilerleyerek daha kapsayıcı ekonomiler ve toplumlar inşa etmeye yardımcı olacağına inanıyorum.”

Sürdürülebilir üretim için İyi Pamuk Girişimi
Dünya genelinde 2,4 milyon pamuk çiftçisi, “Better Cotton Initiative (BCI) / İyi Pamuk Girişimi” standartlarına uygun olarak pamuk üretiyor ki, bu da tüm üretimin dörtte birine denk geliyor. Kâr amacı gütmeyen uluslararası bir kuruluş olan BCI, dünyadaki en büyük pamuk sürdürülebilirlik programı. BCI üreticiden perakendeciye kadar birçok farklı paydaşın bir araya gelip ortak hareket ederek pamuk üretiminin olumsuz çevresel ve sosyal etkilerini azaltmayı ve sektörün geleceğini daha güvenli hale getirmeyi hedefleyen çok paydaşlı bir inisiyatif. BCI standartları, çevre dostu, doğaya ve canlılara saygılı bir üretim anlayışını benimsiyor. Aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliğine ve çalışan haklarına dikkat edilerek pamuk üretimi yapılıyor.

İyi Pamuk Derneği (IPUD), 2014’te BCI ile Stratejik Ortaklık Anlaşması imzaladı. Bu anlaşmaya göre IPUD, İyi Pamuk Standart Sistemi’nin Türkiye’deki tek yürütücüsü konumunda yer alıyor. Dernek, Türkiye’de sürdürülebilir pamuk üretimini yaygınlaştırarak ilgili taraflar için ortak fayda sağlamayı amaçlıyor.

İyi Pamuk Uygulamaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tanman, “İyi Pamuk Standardı çiftçilerin ve çırçır işletmelerinin gönüllü katılımları esasına dayanıyor. Önemli olan ekonomik, çevresel ve sosyal anlamda sürdürülebilir bir ürün üretmek. İyi Pamuk üretiminin standart kriterleri arasında toprak sağlığı ve koruyuculuğu çok önemli. Zirai ilaçla ilgili belli kriterler var. Bunun yanında tarla ve çevre biyoçeşitliliğin korunması önemli. Türkiye su konusunda zengin bir ülke değil. Suyun verimli kullanılması önemli. Tekstil uzun bir zincir. Tarladan pamuk çıkınca çırçıra gider. Kaliteli lif elde edilmesi için toplanan İyi Pamuğun başka pamukla karışmaması gerekiyor. Bu nedenle çırçırdaki işlemler sırasında da belirli kriterler var. Tabii sosyal anlamda da sürdürülebilirlik önemli. Çalışanların iş koşullarını gözeten bir uygulama. Örneğin çocuk işçi çalıştırılmaması, herkesin kayıt altında olması gibi” diyerek projenin detaylarıyla ilgili bilgi verdi.

IPUD Başkanı Fuat Tanman, yaptığı konuşmada ayrıca şunları da söyledi: “Pamuk üretiminde ileri yöntemleri kullanarak yüksek verimli üretimi gerçekleştirebilen ülkelerde (ABD, Brezilya, Avustralya, Yunanistan, İsrail) olduğu gibi, Türkiye’nin de kendi ulusal sürdürülebilir pamuk standardının oluşturulması gerekiyor. Bu ulusal standardın mevcut uluslararası standartlarla eşdeğerliği sağlanmalı ve halihazırda var olan yerel kurumsal altyapılarla uygulamalar yaygınlaştırılmalıdır. Ayrıca, ulusal standarda uyumlu üreticilerimizin ilave destekleme politikalarıyla teşvik edilmesi dönüşümün hızlanmasını sağlayabilir. Bunlara ek olarak tarımda etkin su kullanımını sağlayacak altyapı yatırımları, teknoloji ve sürdürülebilir enerji kullanımının yaygınlaştırılması gerekiyor.”

Çiftçiler projeden memnun
Türkiye’de pamuk, geçen sene 450 bin hektarlık alanda üretilirken bu yıl 550 bin hektara çıktı. Buna rağmen pamuk üretimi, tüketimin çok altında. Dünyanın sayılı tekstil üreticilerinden olan Türkiye, pamukta ithalatçı konumda. Son yıllarda üretimle birlikte dönüm başına verim de artıyor. Geçen sene 830 bin ton olan pamuk üretiminin bu yıl 1 milyon tona ulaşması bekleniyor. İyi Pamuk uygulamalarının toplam pamuk üretimindeki oranının ise bu yıl yüzde 10 seviyesinde olması bekleniyor. İyi Pamuk çiftçileri, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da süren projeyle hayatlarının nasıl değiştiğini anlatıyor. Çiftçi Fehmi Demir, “Çocuk işçi çalıştırmıyoruz, pamuğa ruhsatlı ilaç kullanıyoruz, su kullanımına dikkat ediyoruz. Better cotton’a yani İyi Pamuk uygulamalarına 2016’da katıldım, o günden beri toprak analizi yapıp gübremi ona göre atıyorum” derken Çiftçi Hamza Altay, “İyi Pamuk uygulamalarının sadece kendimizi değil, çevreyi de koruduğunu fark ettik. Suyu az kullanarak verim elde edeceğimizi, ekolojik dengeyi bozmadan pamuk üretebileceğimizi, uğur böceğinin uğurunu öğrendik” diyor.

Kadın mühendisler, genç kızlara rol model oluyor
İyi Pamuk projesi kapsamında; her bir ziraat mühendisi ortalama 150 çiftçiyle çalışıyor. Ziraat mühendisleri çiftçilere sulamadan ilaçlamaya, gübre kullanımından koruyucu ekipmana kadar eğitim veriyor. Eğitimler aynı zamanda tarım işçilerinin refahını ve sektördeki paylarını artırmayı ve uluslararası standartlara uygun üretim yapmalarını sağlamayı amaçlıyor. Sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda, sahada çalışan ziraat mühendislerinin çoğu kadın. Kadın ziraat mühendisleri köylerdeki kız çocuklarına ve genç kızlara da rol model oluyorlar. Ziraat Mühendisi Melek Derya Nitelik, “Kadın çiftçileri bilinçlendirerek tarımda sayılarını artırmayı ve bu konuda diğer kadınları cesaretlendirmeyi amaçlıyoruz. Bu konuda asıl hedefimiz, pamuk tarımında hep perde arkasında kalan kadınların ana karede yer almalarını sağlamak” diyor.

Projenin hedefleri
Proje, 2026 yılı sonuna kadar devam edecek. Yeni 3 yıllık dönemde, Şanlıurfa ve Diyarbakır’da özellikle toprak sağlığının korunması ve pestisit kullanımının azaltılmasına yönelik çalışmalar yapılması planlanıyor. 2023 sezonu başında 1800 çiftçi arasından seçilecek 240 çiftçiyle başlatılacak pilot programla, Türkiye’deki tüm pamuk çiftçilerinin yüzde 20’sinin 2026 yılı sonuna kadar doğal gübre ve diğer çevre dostu yöntemleri kullanmaya başlaması bekleniyor. İyi Pamuk uygulamalarının bölgedeki diğer illerde de yaygınlaştırılması hedefleniyor. Tüm bu çalışmalarla, kimsenin geride bırakılmadığı, düşük karbonlu bir dünyaya doğru ilerleyerek daha kapsayıcı ekonomiler ve toplumlar oluşturulması amaçlanıyor.


Diğer Haberler