E-TİCARET SATIŞLARI PERAKENDEYE CAN SUYU OLUR MU?
Küresel perakende satışları 2023’te beklendiği düzeyde gitmedi. Türkiye de özellikle ABD ve AB ülkelerindeki piyasa daralmalarından etkilendi. Böyle bir dönemde Black Friday, Şükran Günü, Noel, Yılbaşı gibi hediye alma dönemlerini kapsayan “holiday season” satışları hem dünyada, hem Türkiye’de perakendeye hareket getirdi ancak Türkiye’deki satışlar yine de beklenen noktada değil. Perakende dünyasında 2023 nasıl geçti, 2024’ten neler bekleniyor?
Dünya, 2023 yılına 2022’den miras kalan jeopolitik riskler ve pandeminin henüz iyileşmemiş yaralarıyla girdi. Rusya-Ukrayna savaşına, İsrail’in Gazze’ye yönelik operasyonu da eklenince ekonomi derinden sarsıldı. Enflasyonla mücadele için yapılan parasal sıkılaştırmalar da piyasalarda daralmaya neden oldu.
Türkiye’de durum
Türkiye de, ABD ve AB ülkeleri piyasalarında yaşanan daralmanın etkilerini yakından hissetti. Maliyetlerdeki artış, alım gücündeki erime, pahalılaşan üretim, öngörülemeyen döviz kuru ve tüm bunların beraberinde getirdiği eritilemeyen stoklar Türk tekstilini olumsuz etkiledi.
Özellikle Eylül 2023’ten itibaren perakende satışlarında adet bazında yavaşlama görüldü. TÜİK verilerine göre Ekim’de sabit fiyatlarla (dönemsel fiyat farkları dikkate alınmadan) perakende satış hacmi bir önceki aya göre yüzde 2 artarken, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 13.7 artış gösterdi.
“Perakendede Eylül’den sonra gerileme yaşandı”
TİM ve İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe de hazır giyim ve konfeksiyon perakendesinde sene başında yakalanan canlılığın, Eylül-Ekim aylarında kaybedildiğini ifade etti. Yapılan bir araştırmaya göre alıcıların yüzde 45’i indirim günlerini bekledi. Bunun nedeni fiyatlardaki artış ve müşterinin alım gücündeki daralma.
Buna karşılık Kasım ayında bir canlanma yaşandı. Birleşmiş Markalar Derneği ve Twigy Yönetim Kurulu Başkanı Sinan Öncel, “2023’ün genelinde 2022’ye göre adet satışlarında artış var. Cirolardaki fiyat kaynaklı artışlar ise baz etkisinden dolayı Eylül’den bu yana azalıyor. Adet satışlarında Eylül ve Ekim’deki ciddi düşüşün ardından indirim kampanyalarıyla geçen Kasım ayından umutluyduk. Sonuç beklediğimiz gibi olmadı. Kasım’da üyelerimizin yüzde 61’inin adet satışları artarken, yüzde 39’unun geriledi. Ankete katılan üyelerimizin yüzde 12’sinin adet satışlarında yüzde 40’ın üzerinde artış var. Ancak birbirinden cazip indirimlerin yapıldığı bir ayda markalarımızın yüzde 39’unun satışlarında görülen düşüş talepteki daralmayı işaret ediyor” dedi. Öncel, “Kasım’da TÜFE yüzde 3.28 artarken giyim ve ayakkabı grubunda fiyatlar yüzde 0.31 geriledi” diye ekledi. Yapılan araştırmalara göre Kasım ayındaki indirimli satışların yüzde 80’i taksitli gerçekleşti.
“Dijitali kendi dinamiği içinde doğru yönetmeniz gerek”
Öncel’e “Her şey istendiği gibi gitmese de dijital satışlar perakendeye can suyu oluyor diyebilir miyiz?” diye sorduğumuzda yanıtı şu oluyor: “Çok büyük fayda sağlıyor tabii ama burayı kendi dinamiği içinde doğru yönettiğiniz takdirde. Dijitalin de ayrı gider kalemleri, çok ciddi masrafları var. Pazar yeri ve lojistik maliyeti, kutu, koli, iade, gibi… Ayrıca arama motorlarında ve pazar yerlerinde reklam yapmak zorundasınız.”
BMD Başkanı, tekstil ve hazır giyim sektörüne özel olarak baktığımızda da “Tekstil sektöründe rakamlar her ay geri gelmeye başladı, özellikle Uzakdoğu’nun gelişmiş pazarları üretime açıldıkça bu alanda kan kaybı devam edecek gibi görünüyor” diyor.
Bu negatif gelişmelere karşın Öncel, 2024’ten umutsuz değil. “Evet bizi zor bir yılın beklediğini söyleyebiliriz ama Türkiye gibi bir ülkede ekonomide ve perakende sektöründe inişler ve çıkışlar olur. Geçtiğimiz 30 yıla baktığımız zaman geldiğimiz noktanın hiç de küçümsenmeyecek bir yer olduğunu görüyorum. 2025 ve sonrası için umutlarımızı kaybetmememiz gerek diye düşünüyorum” cümleleriyle yeni yıla bakışını ortaya koyuyor.
İhracattaki azalma iç piyasayı da etkiledi
TİM ve İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, ihracat tarafında neler yaşandığı da anlattı. Gültepe, tekstilde kapasite kullanım oranlarının yüzde 70’e gerilediğinin altını çizdi ve “Biz her yeni yıla ihracatımızı yüzde 10 artırma hedefiyle başlıyoruz. Ancak bu yıl AB başta olmak üzere küresel pazarlarda talebin yavaşlaması ve ülkemizde maliyetlerdeki yüksek artış, Haziran ayına kadar kurun yatay seyretmesi rekabetçiliğimize zarar verdi. Fiyat tutturmakta zorlandığımız için pandemi döneminde gelen müşterilerimizin bir bölümü yeniden Asya ülkelerine döndü. Dolayısıyla ihracatta geçen yıla göre daha zorlu bir dönemden geçtik. Ocak-Ekim dönemini 16.4 milyar dolarlık ihracatla tamamladık. Önceki yıla göre tonaj olarak yüzde 15.3, değer olarak yüzde 8.3 eksideyiz. Yılı 19 milyar doların üzerinde ihracatla tamamlayacağımızı öngörüyoruz. İhracattaki daralma istihdamımıza da olumsuz yansıdı. Ocak-Ağustos döneminde 71 bin istihdam kaybımız oldu” dedi.
Sözcü gazetesinde 3 Ekim 2023’te yayımlanan habere göre tekstil sektörü uluslararası pazarlarda elde ettiği kazanımları büyük ölçüde Endonezya, Türkmenistan, Özbekistan, Bangladeş ve Çin’e kaptırdı. Aynı haberde görüşü alınan Akdeniz Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (ATHİB) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Doğan, Türkiye tekstil ve hammaddeleri ihracatının 2023 yılı Ocak-Ağustos ayları arasında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 9.5 oranında düşüşle, 6 milyar 287 milyon dolar olarak gerçekleştiğini ifade etti.
Durum nasıl değişir?
Araştırmalara göre 2023’te yeni siparişlerin en belirgin yavaşladığı sektör, hazır giyim oldu. Firmaların iş yüklerindeki azalma, satın alma faaliyetlerinin ve istihdamın düşmesine yol açtı. Enflasyonist baskılar da satışları olumsuz etkiledi.
Bu süreçten nasıl çıkılacağına dair sektör olarak hedeflerini sıralayan Gültepe, “Hazır giyim ve konfeksiyonda halen 18 dolar civarında olan ortalama ihracat kilogram birim fiyatını 40 dolara, yıllık ihracatımızı da 40 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedef doğrultusunda yenilikçi, yaratıcı, küresel rekabet gücü çok daha yüksek bir moda endüstrisi inşa etmek için çalışıyoruz. Sürdürülebilir üretim, dijital tedarik ve değer zinciri temelinde sektörü küresel pazarlarda yeniden konumlandırıyoruz. İnanıyoruz ki tüm birliklerimizle ve firmalarımızla el ele vererek, yeni başarı hikâyeleri yazarak hedefe adım adım ilerleyeceğiz” dedi.
“Ülkemizde e-ticaret sürekli büyüyor”
Pandemiyle birlikte e-ticaret dünya genelinde hızlı bir büyüme sürecine girdi. 2022’de 5.5 trilyon dolar olan küresel e-ticaret hacminin bu yıl 7 trilyon dolara ulaşacağı öngörülüyor. Ülkemizde de e-ticaret her geçen yıl büyümeye devam ediyor. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre 2022’de toplam kartlı harcamaların yüzde 26’sı internet üzerinden yapıldı. Söz konusu oranın bu yıl Ocak-Eylül döneminde yüzde 27.2’ye çıktığı görülüyor. Tabii bu harcamanın içinde vergi ve ceza ödemeleri gibi perakende alışveriş dışında kalemlerin de olduğunu hatırlatmamız gerekiyor.
BMD özelinde konuşmak gerekirse 508 üyemizin toplam cirosu içinde e-ticaretin payının giderek arttığını söyleyebiliriz. Üyelerimizin yaklaşık yüzde 30’u toplam cironun en az yüzde 10’unu online satışlardan elde ediyor. Sayıları az olmakla birlikte bazı üyelerimizde bu oran yüzde 30-40’a kadar çıkabiliyor. Online satış kapasitesinin artırılması tüm markalarımız için büyük önem arz etmekle birlikte fiziksel mağaza, organize perakende sektörünün ana satış kanalı olmaya devam edecek.
E-ticaretin perakendeye katkısı
Statista verilerine göre internet satışları perakendecilikte giderek daha önemli bir rol alıyor. Dijital satışlar özellikle Black Friday, 11.11 dönemlerinde ciddi ölçüde satış artışları getiriyor. AdobeAnalytics verilerine göre Black Friday satışlarında sadece ABD’de 9.8 milyar dolar harcama yapıldı. Bu da bir önceki yıla göre yüzde 7.5’luk artış demek.
Tahminlere göre 2026 yılına kadar çevrimiçi satışlar toplam küresel perakende satışların yaklaşık dörtte birini oluşturacak. Bu öngörüyle pazar payını genişletmeyi amaçlayan perakendecilerin inovasyonda bir adım ötesini planlaması gerekiyor. Hem dijitalde hem de fiziksel mağazalarda müşteri deneyimlerinden faydalanan, bunları önemseyip operasyonel verimlilik için yapay zekâdan yararlanan perakendeciler, geleceğin kazananları arasına adlarını yazdıracak.