YÜNSA: Avrupa’nın en büyük entegre yünlü kumaş üreticisi
Türkiye’nin dokuma kumaş üretiminin üçte birini gerçekleştiren Yünsa, önümüzdeki üç yılda teknolojisini yükseltmek, Endüstri 4.0’a geçmek için hazırlık yapıyor. 2012’den beri, her türlü kaybı sıfırlamaya yönelik bir yönetim anlayışını uygulamaya koyan Yünsa, TPM Mükemmellik Ödülü’nü almayı hedefliyor.
Avrupa’nın en büyük entegre üst-segment yünlü dokuma kumaş üreticisi ve dünyadaki beş büyük üst segment yünlü kumaş üreticisinden biri olan Yünsa, ‘İSO Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2019’ araştırmasında dokuz sıra yükselerek 14’üncü sırada yer aldı.
Yünsa’nın yüksek ihracat gücüyle Türk ekonomisine katkı sağlarken, üst segment ve yenilikçi ürünleriyle Türkiye’yi uluslararası alanda temsil eden milli markaların başında geldiğine dikkat çeken Yünsa Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mustafa Sürmegöz şöyle devam etti: “Halen 50’den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz ve Avrupa’nın en büyük entegre yünlü kumaş üreticisiyiz. Dokuma yünlü kumaş olarak ise dünyada 500 milyon metrelik bir pazar mevcut. Türkiye bu pazarın yüzde 6’sına sahip ve Yünsa olarak biz Türkiye üretiminin üçte birini gerçekleştiriyoruz. Özellikle Avrupa pazarında ciddi bir büyüme kapasitesi ve potansiyeli görüyoruz. Önümüzdeki üç yıl için planımız yünlü kumaş üretimi kapasitemizi artırmaktan ziyade, yüksek kapasite kullanımı, teknolojimizi yükseltme ve Endüstri 4.0’a geçiş olarak kurguluyoruz.”
Bunların yanı sıra, yurt dışında oluşabilecek fırsatları yakından takip ettiklerini ifade eden Sürmegöz, “Mevcut üretim yetkinliklerimizi kullanarak kayabileceğimiz yan alanlar Ar-Ge ve strateji ekiplerimiz tarafından yakından incelenerek araştırılıyor, fizibilite çalışmaları yapılıyor. Hedefimiz tabii ki; sürdürülebilir kârlı büyümeyle paydaşlarımıza daha çok getiri sağlayarak, Yünsa’nın Türkiye ekonomisine katkı sağlayan daha büyük ve sektörünün lideri bir kuruluş haline gelmesi” şeklinde konuştu.
Hedef; TPM Mükemmellik Ödülü’nü almak
Yünsa’nın önümüzdeki üç yıllık planlarında, yünlü kumaş üretimi kapasitesini artırmaktan ziyade teknolojisini yükseltmek ve Endüstri 4.0’a geçişi gerçekleştirmek öncelikli hedeflerini oluşturuyor. Yatırımlar öncelikle kalite, verimlilik artırma, maliyetleri düşürme ve mevcut teknolojinin yükseltilmesi üzerine planlanmış durumda.
“2021 yılı sonuna kadar 4 milyon euro büyüklüğünde dokuma, boya ve apre makinelerimize yatırım yapmayı önceliklendirdik ve bu yılın ikinci yarısı itibariyle yatırımları hayata geçirmeye hız verdik” diyen Sürmegöz, 2022 ve sonrasındaki üç yıl içinde benzer büyüklükte bir bütçeyi iplik, dokuma, Yünsa’nın rekabet üstünlüğüne katkı sağlayacak ve sektörde öncü bir kuruluş olmasını destekleyecek apre makineleriyle birlikte yeni teknolojilere ayırmayı planladıklarını ifade etti.
Sürmegöz ayrıca 2012 yılı itibariyle başladıkları TPM (Total Productive Maintenance – Toplam Üretken Bakım) yolculuğunun Yünsa’nın verimlilik, kalite, maliyet ve müşteriye bakış açısını değiştirdiğini, yönünü her türlü kaybı sıfırlamaya yönelik bir yönetim şekline çevirdiğini söyledi. Sürmegöz “2021 Ocak ayı itibariyle Japonya’nın JIPM Enstitüsü tarafından TPM konusunda dünya klasında üretim yapan firmaların geçtiği denetim sürecinde, final denetimine gireceğiz. Bu sürecin sonunda da TPM Mükemmellik Ödülü’nü tekstil sektöründe alan, dünyadaki ender kuruluşlardan olmayı hedefliyoruz” dedi.
Yünsa’da araştırma ve ürün geliştirme çalışmalarının her zaman öncelikli olduğunu söyleyen Sürmegöz, 2010 yılından beri faaliyette olan Ar-Ge merkezinde farklı projelerde müşteri ve pazar ihtiyaçlarına göre geliştirme çalışmaları yaptıklarını belirtti.
“Müşterimizin sesi bizim için çok önemli” diyen Sürmegöz, gelen taleplere olabildiğince hızlı ve doğru bir şekilde yanıt vererek, müşterilerinin çözüm ortağı olmaya devam ettiklerini anlattı.
Sürmegöz, fonksiyonel kumaşların çok ilgi gördüğüne dikkat çekti. Bu kapsamda Yünsa’da su - yağ itici, yıkanabilirlik ve buruşmazlık, elastikiyet, konfor özelliği iyileştirilmiş kumaş çalışmalarına devam ediliyor. Yünsa’da multifonksiyonel yüksek performans sağlayan kumaşlar da üretiliyor. Bu kumaşlar; yüksek aşınma dayanımına, yüksek mukavemete, bıçakla kesilme direncine, hızlı emilim, hızlı kuruma, antibakteriyel ve mükemmel UV koruma özelliğine sahip.
Yünsa’da fonksiyonel kumaşların yanı sıra sürdürülebilirlik projelerine de odaklandıklarını vurgulayan Sürmegöz, bu alandaki çalışmaları özetledi: “Ürünlerimiz doğaya ve çevreye saygılı formlara dönüştürebilmek konusundaki çalışmalarımıza pazarda büyük bir ilgi ve talep var. Bu kapsamda, doğada çözünebilen hammaddelere yöneldiğimiz projelerimiz mevcut. Recycle polyester içeriği yüksek olan kumaşlarımız, yine pazarda çok rağbet görüyor. Teleflerimizi ve konfeksiyon atıklarını geri dönüştürerek iplik üretimi ve kumaş üretimi yaptığımız çalışmalarımız da halen devam ediyor.”
Yünsa’ya rekabetçi üstünlük sağlayan özelliklerden birinin, kumaşlara sürdürülebilir ve doğal işlemlerle tuşe kazandıran apre işlemleri olduğunu söyleyen Sürmegöz, son dönemde geliştirdikleri ‘AvoCare’ kumaşları da anlattı: “Sağlıklı beslenme trendinin simgesi haline gelen avokado meyvesi vitamin, mineral ve antioksidan açısından oldukça zengin. Bu meyvenin faydalarından yararlanabilmek adına avokado yağıyla işleme alınan kumaşlarımızın, kullanıcıya doğal yumuşaklık hissiyatını verebilmesini amaçladığımız projemizde yapılan çalışmalar kapsamında farklı kalite ürünlerimizde işlem sağlanmış ve başarılı sonuçlar elde edilmiştir. Doğal ve sağlıklı giyim konforu talep eden, kullandığı üründe doğal yumuşaklığı bekleyen kullanıcılara geliştirmiş olduğumuz bu apre ile kullanılan avokado yağının, nem absorblayan komponentler içeriği sayesinde nemin yumuşak film içerisinde depolanması, böylece de optimum nem dengesi ve yumuşak tuşe sağlanmıştır. Doğal nemlendirme etkisi, buna bağlı olarak yumuşak ve esnek kumaş yüzeylerin elde edilmesi mümkün hale gelmiştir.”
Sürmegöz, son iki yıldır özellikle rahat ve konforlu kıyafetlere artan ilginin, pandemi sürecinde insanların giyim alışkanlıklarında oluşan değişimle daha da hızlanarak, trend haline geldiğine dikkat çekti.
“Mutlu çalışanlar başarının anahtarı”
2021 yılının üçüncü çeyreğiyle birlikte pandemi öncesi gerçekleştirilen üretim rakamlarının üzerine çıkmayı hedeflediklerini ifade eden Sürmegöz, “Bu yılın son iki çeyreği ve 2021 yılının ilk iki çeyreğini, bu hedefimizi gerçekleştirmeye yönelik öncelikli yatırımlarımızı devreye almak üzere kurguladık. Yünsa’nın bundan önceki krizlerde olduğu gibi bu krizden de yenilenerek ve güçlenerek çıkacağına inancımız yüksek. Gereken aksiyonları alarak, bunu gerçekleştirmeye dönük adımları birer birer atıyoruz” dedi.
Sürmegöz, şirketlerin başarısında teknolojik gelişim, Ar-Ge çalışmaları kadar hayati önem taşıyan insan kaynağına da dikkat çekti. “Bir şirketin en önemli değerinin, çalışanları ve paydaşlarıyla ilişkileri olduğunu düşünüyorum. Mutlu çalışanlar, şirketin müşterilerini de mutlu etmesini sağlayacak gerekli kalitenin, zamanında üretimin ve yenilikçiliğin en önemli anahtarı” diyen Sürmegöz, başarıya giden yolda şu tavsiyelerde bulundu: “Çeviklik, esneklik, dijitalleşme ve Endüstri 4.0 konularında yapılacak çalışmaların ve yatırımların da şirketlerin geleceğe hazırlanması ve bu yolculukta büyümek isteyen şirketlerin geç kalmaması için önceliklerine alması gereken en önemli konular olduğunu düşünüyorum. Her firmanın bulunduğu faaliyet alanı içerisinde kayabileceği yan alanlar ve oluşan pazar fırsatları için de radarlarının açık olması gerekli.”